İsveç, müzeler ve eğlence parkları için yeni Covid kısıtlamaları getirecek
İsveç salı günü, virüsün müzeler, eğlence parkları ve benzeri mekanlarda yayılma riskini azaltmaya yönelik yeni koronavirüs önlemlerini açıkladı.

25 Mart Perşembe gününden itibaren yürürlüğe girecek olan kurallar, müzeler, sanat galerileri, hayvanat bahçeleri, eğlence parkları ve eğlence parkları gibi yerlerdeki kalabalığı sınırlamayı amaçlıyor.
Bu mekanların izin verilen maksimum ziyaretçi sayısını hesaplaması ve ziyaretçi sayılarının bu sayının üzerine çıkmamasını sağlaması gerekecek.
Toplam sayı, farklı mekanlar arasında farklılık gösterirken eğlence ve tema parklarında, hayvanat bahçelerinde 20 metrekarede bir ziyaretçi kabul edilecek. Müzeler ve sanat galerilerinde ise 10 metrekarede bir ziyaretçi olarak belirlenen bu sınır mağazalar ve spor salonları ile de aynı olacak.
Ayrıca, alışveriş merkezleri ve büyük mağazalar için de geçerli olan kurala göre, izin verilen toplam ziyaretçi sayısı 500’ü geçemeyecek.
Mekan içinde, gezintilerde veya atlı karıncalar gibi makinelerde, hem çekimin kendisinde hem de yakınında, örneğin kuyruklarda veya ebeveynler arasında kalabalıklaşma riskini azaltmak için ekstra önlemler alması gerekecek.
Ve tüm mekanların, personeli ve ziyaretçileri hijyen önlemleri hakkında bilgilendirmesi ve sık sık el yıkama fırsatlarının bulunmasını sağlaması gerekecek.
Şu anda, İsveç’teki eğlence parkları halka açık toplantılar için sekiz kişilik sınır kapsamında. Müzelerin, sanat galerilerinin veya hayvanat bahçelerinin açılmasını yasaklayan ulusal bir kural veya öneri yok, ancak birçoğu kapatılmış veya ziyaretçi sayılarını sınırlama veya yalnızca önceden rezerve edilmiş ziyaretlere izin verme gibi önlemler taşıyor.
Eğlence parkları ve müzelerdeki değişiklikler, İsveç devlet epidemiyoloğunun virüsün Salı günü yayılmasında “önemli bir artış” olduğu konusunda uyardığı sırada geldi. Ülkenin 14 günlük insidans oranı (100.000 kişi başına yeni vaka) şu anda 600’ü aştı, bu da ECDC verilerine göre onu Malta, Macaristan, Estonya ve Çek Cumhuriyeti’nin ardından AB’deki en yüksek oranlar arasına koyuyor.